Piri Paşa Mahallesi

Silivri’nin batısında ve sahilde olan mahallesidir. Fatih Ma­hallesi’nden sonra Silivri’nin ikinci eski ma­hallesidir. Silivri’nin Türklerin eline geç­mesini takip eden günlerde Fatih Mahallesi’ne yerleştirilen Türklerin bu ma­hallede sıkılarak sahile inip kurdukları ma­halledir. Buraya gelen Türkler önceleri şim­diki mezbahanın bulunduğu yerin etrafına yerleşmeye başladılar, burada iskele görevi de yapan uzun bir dalgakıran bulunuyordu. Burada balıkçılık ve deniz ulaşımı ile ge­çimlerini sürdürüyorlardı.

Silivri’nin yerli halkını meydana getirenlerin ataları bu birkaç ailedir. Bunların küçük to­runları hala birkaç aile olarak orada otur­makta ve çoğu yine balıkçılık yapmaktadır. Bunlara halk arasında GACAL de­nilmektedir ve manası yerli halk demektir. Zamanla buraya yerleşen Türkler kalenin bulunduğu tepenin eteklerini açarak sahili daha da genişletip evlerini buralara yap­mışlardır. Bugün mahalle çok genişlemiştir. Mahallenin hududu, surların batı duvarları eteklerinden başlar. E-5 karayolu üzerinde Alipaşa Köyü yolu ayrımına kadar devam eder. Piri Mehmet Paşa’nın camii bu ma­hallede bulunduğu için mahalle bu ismi al­mıştır. Silivri’nin gazino, çay bahçeleri ve plajları ile kampingleri bu mahallede bu­lunmaktadır. Bu Mahalle bölünerek Mimarsinan adında bir mahalle kuruldu.

Bu mahalle hakkında Evliya Çelebi şöyle yazmaktadır: “Silivri’de 18 mihrap ibadet yeri vardır. Kara Piri Paşa Camii bir mi­nareli olup büyük avlusu vardır. İsmi Ulu Cami’dir. Yaptıran 1. Selim Han’ın ve­zirlerinden ve Hz. Ebu Bekir’in so­yundandır. Cemaati çok olur, dış av­lusunun mihrap sofası üzerindeki balgami sütunlar hiçbir yerde yoktur. İmareti, med­resesi, darü’t-ta’lim ve çocuk mektebi olup bütün binalar kurşun ile örtülüdür. Bunun dışındaki camiler hakkında bir bilgim yok­tur. Küçük ve büyük 16 adet hanı vardır ki hepsi kırmızı kiremitlidir. Bunlardan Kas­sam Çelebi Hanı’nın çarşısı vardır. İşlek yerde olduğundan en kazançlı meslek nal­bantlıktır. Kassam Çelebi Kara Piri Paşa so­yundandır. İki adet hamamı vardır, bu ha­mamlardan biri Piri Paşa’nındır. (Hamamlardan biri bugünkü iş Bankasının bulunduğu yerde idi, diğeri Fatih Ma­hallesindeydi.) Burada Hünkâr Bahçesi olup bostancıları ve bahçıvanları vardı. Şehrin güzel binaları hep sahilde olup pen­cereleri kıbleye bakar. Kat kat şahnişinli mükemmel sarayları vardır.

Doğu tarafı bağlık olup kalesinin dibinde değirmenleri ve şehrin batısında Çorlu yolu üzerinde Sü­leyman Han’ın 33 gözlü uzun bir köprüsü vardır. Gerçi alçakça bir köprü olup ke­merleri eskidir, fakat tam yerine yapılmıştır. Bu köprü başında, şehir tarafında Sadi Baba ziyaret yeri bulunur. Bektaşi tekkesi içinde metfun olup kendileri de Bektaşi fu­karalarındandır. (Bu tekke Soyaslanlar’ın bahçesinin Aliçetinkaya Caddesi (Başkomutan Caddesi) ke­narındadır.) Vezir Haydar Ağa Zade bu tekke içinde Sadi Babanın yanında yatar. Osmanoğullarının önemli mevkilerinden yeniçeri ağalığı, Bağdat ve Mısır Kaptanlığı ve kaymakamlık görevlerinde bulunmuştur. En son kendisine Silistre vilayeti tahsis olun­muş ve oraya giderken Boynueğri Mehmet Paşa onu Silivri’de öldürterek kellesini dev­lete göndermiştir. Ölüsü de buraya gömülmüştür”.

Piri Mehmet Paşa Mahallesi’nin  toplam nüfusu 8.068’dir. (2023 sayımına göre) Si­livri’nin büyük çarşısı Piri Mehmet Paşa Ma­hallesi’nin içinden geçen Ali Çetinkaya Cad­desi (Başkomutan Caddesi) üzerindedir.

Alibey Mahallesi

Bu mahalle iki ma­hallenin birleşmesinden meydana gelerek bir isim altında toplanmıştır. Eski Belediyenin önünden başlayıp E-5 karayolundaki (beklemeye) durağa çıkan eski adı Hamam So­kağı, yeni adı Fevzi Çakmak Caddesi olan yolun her iki tarafına Kasımpaşa Mahallesi de­niliyordu. Bu mahalle Hacıpervane tür­besinin bulunduğu yerden devlet has­tanesinin altındaki sokağa kadar uzanıyordu.

93 Harbi (1877-78 Osmanlı Rus Harbi) sonunda gelen muhacirler, Ka­sımpaşa Mahallesi’ni doğu tarafındaki boş araziye iskân ediliyorlar. O zaman buraya Muhacir Mahallesi ismi veriliyor. (O za­mandan kalma dil alışkanlığı bugün bile Aliçetinkaya Caddesi’nin kuzeyinde kalan eski elektrik santralı çevresine Muhacir Ma­hallesi diyen bulunmaktadır.)

Bu mahallede oturan Alibey isimli bir şahıs eski dev­let hastanesinin bahçesinin bulunduğu yere bir cami yaptırmış, Cumhuriyet döneminde de Kasımpaşa Mahallesi ile Muhacir Ma­hallesi birleştirilerek Alibey Mahallesi ismi verilmiştir.

Bugün bu mahalle çok ge­nişlemiş, Harmanlıktan Muratçeşme’ye kadar, batıda Boşnak Bahçe’ye kadar alanı içine almıştır. Mahalleye ismi verilen Ali­bey Camii, E-5 karayolu yanındaki Kır Camii ve eski Belediyenin yanındaki Be­lediye dükkanlarının, bulunduğu yerdeki Kasımpaşa Camii, Balkan Harbinde Si­livri’yi işgal eden Bulgarlar tarafından yı­kılmıştır. Son yıllarda mahalle halkı ta­rafından Kır Camii yeniden yaptırılmıştır.

Bulgarların bu vahşetinden Piripaşa Ma­hallesi’nde bulunan yıkılan Belediye Gazinosu (şimdi çay bahçeleri) kar­şısındaki Danişmend Mescidi de nasibini almış ve yıktırılmıştır.

Piripaşa Camii diğer camilere bakarak ucuz kurtulmuştur. Ca­minin ahşap oymaları, minberi ve kapısını Bulgaristan’a götürmek için söküp Kurfallı İstasyonuna götürmüşler. Buradan bunları kaçıramadan kendileri çekilmek zorunda kalmışlardır.

Alibey Mahallesi’nin toplam nüfus 17.666’tir. (2023 sayımına göre)

Alibey mahallesi daha sonra bölünerek Yeni Mahalle ve Cumhuriyet Mahallesi adında 2 Mahalle daha oluşturuldu.